İmplant, eksik organların fonksiyon ve estetiğini tekrar sağlamak amacıyla bir operasyon ile yerleştirilen yapay parça anlamına gelir. 


Dünya Sağlık Örgütü’ne (WHO) göre, insanların yaşam süresi ve kalitesi artmıştır. Dünya genelinde yaş ortalaması artmıştır. Fakat buna karşılık beslenme bozuklukları ve toksinler dolayısıyla diş çürükleri ve diş eti hastalıkları da artmaktadır. Bu nedenle hasta popülasyonunun çiğneme fonksiyonu azalırken, son yıllarda optimum çiğneme konforu ve dolayısıyla yaşam kalitesinin yükselmesi isteği giderek artmıştır. Geçtiğimiz son 30 yıl içinde dental implantlar bu açıdan büyük önem arz etmektedir.


Diş implantları titanyumdan ya da zirkonyumdan üretilirler ve çene kemiğinin içine yerleştirilirler.

Diş implantının yapım aşaması birkaç safhadan oluşur:

İmplant Yapımına Karar Vermek

İmplant yapımına karar verebilmek için birtakım kriterlere uygun olmak gerekmektedir.

  • Myokard enfarktüsü geçirmiş olan kişiler
  • Kalp kapakçığı protezi taşıyanlar 
  • Ağır böbrek rahatsızlığı olanlar 
  • Ağır osteomalazili hastalar 
  • Kontrol altına alınamayan diabet hastaları 
  • Kronik alkolizm 
  • İlaç bağımlıları 
  • Radyoterapi görmüş hastalar 
  • Ağır hormonal bozukluklar 
  • Kan hastalığı olanlar 
  • Neoplazik oluşumların varlığı 


kesin kontrendikasyon durumlarıdır.

Fakat bunun dışında bazı semptomlar vardır ki bunlar olduğunda operasyon bölgesinin iyileşmesi ve implantın ağızda uzun süre kalma durumu riske girebilir.

İmplant Tedavisinin Açığa Çıkardığı Semptomlar

  • İnsülin insidansı,

  • Geçmiş kanser hikayesi,

  • İleri derecede hormonal disfonksiyonu,
  • Alerji veya cilt hastalığı hikayesi,
  • İleri derecede mide ve bağırsak problemi,
  • MS veya Parkinson gibi hastalıklar,
  • Romatoid artrit,
  • Ankilozan spondilit,
  • Fibromyalji 
  • Sigara Kullanımı
  • Osteoporoz vb. sistemik durumlar olabilirken
  • Periodontal hastalıklar 
  • Ağız mukozası hastalıkları 
  • TME disfonksiyonları 
  • Kemik kalitesinde yetersizlik
  • Kemik hacminin(yükselik ve kalınlık) yetersiz olduğu durumlar 
  • Anatomik oluşumların operasyon bölgesine yakın olması
  • Makroglossi 
  • Bruksizm ve parafonksiyonlar
  • İmplantın özelliği ve biyouyumluluğu  
  • İmplantın Anatomik Lokasyonu 
  • Yeterli Yapışık Dişeti Bandının Yokluğu gibi lokal nedenler de implantın başarısını ve ağızda kalma süresini etkilerler.

İmplantın Yerleştirilmesi

İmplant operasyonları yaygın olarak lokal anesteziklerle uyuşturularak muayenehane ortamında yapılsa da hastanın sağlık şartlarına göre veya isteğe bağlı olarak genel anestezi altında ameliyathanede de yapılabilir.

Panoramik filmde veya dental volumetrik tomografide tespit edilen kemik yüksekliğine uygun seçilen implant frezleri ile inceden kalına doğru implant yuvası hazırlanır.
Hazırlanan implant yuvasına implant yerleştirilerek yavaş yavaş kemik içinde döndürülerek implant yuva içine yerleştirilir. 
Kaldırılan dişeti dikiş atılarak kapatılır. 

İmplant Üzeri Protez

Bazı durumlarda implant üzeri köprülerin operasyonun hemen arkasına yapılması tercih edilse de yapılan implantın alt veya üst çenede olmasına ve kemik yapısının kalitesine bağlı olarak 2-4 ay beklenilmesi de uzun zamandır uygulanılmaktadır. Çeşitli çalışmalar implantların üzerine hemen basınç gelmesinin kemik yapımını uyardığını söylemektedir. Fakat dişlere gelen basınç çok yönlü olduğundan bu durum tersine de işleyebilir ve implantın başarısını bazı durumlarda azaltabilir.

İmplant Çeşitleri

  • Kullanılan implantlar titanyum ya da zirkonyum olma durumuna göre tek ya da çift parçalı olabilirler.
  • Zirkonyum implantlar tek parçalı olmasına karşın titanyum implantlar çift parçalıdır.
  • Titanyum implantların osteointegrasyonu (kemikle kaynaşma) zirkonyum implantlara oranla daha iyidir.
  • Zirkonyum implantların kırılganlığı titianyumlara göre daha fazladır.
  • Zirkonyum implantlara boyun bölgesinde bakteri yapışma miktarı daha azdır, bu nedenle titanyum implantlara göre bir avantaj sağlar. 
  • Kişiye özel olmak üzere zirkonyumun biouyumluluğu titanyumdan daha iyidir.
  • Dental implantların özellikleri farklı olmalarına rağmen bir implantın kalıcı olması ya da bedende bozucu alan oluşturmaması için, var olan kemik boyutları ve bireysel sağlık durumu çok daha fazla önem arz eder. Bütün cerrahi işlemlerden sonra olduğu gibi implant operasyonlarından sonra da bozucu alan oluşmaması için nöralterapi yapılıyor olması tercih edilir.

Bunlar da İlginizi Çekebilir