Sürmesi gereken zamanda normal yerinde sürememiş gömük diş olarak adlandırılırlar. Çeşitli lokal ve sistemik durumlar dişlerin gömülü kalmalarında neden olur. Çene darlığı, sürmesi gereken dişin önünde bir bariyerin olması, erken süt dişi çekimi nedeniyle yandaki dişlerin sürmesi gereken dişin yerine doğru kayması, kemik yapısındaki yoğunluk, yumuşak dokuların baskısı, bölgede kronik inflamasyon, çevredeki mukoza, odontojenik kist ve tümörler gibi lokal nedenler dişlerin gömük kalmasına neden olur.

Endokrin bozukluklar, dudak damak yarıkları, anemi, raşitizm, konjenital sifiliz, tüberküloz gibi hastalıklar ve Down Sendromu, Kleidokraniyal Displazi gibi sendromlar da dişlerin gömülü kalmalarının sistemik sebepleridir.

Supernumerer diş de denilen fazla dişlerin pek çoğu da gömük olarak kalırlar. Bu dişler çoğunlukla ağrı gibi belirgin semptom vermeyebilirler ve yarı gömük olanlar dışında rutin klinik ve radyolojik muayene sırasında tespit edilirler.

Yirmi yaş dişleri: Üçüncü büyük azı dişleri (yirmi yaş dişleri veya akıl dişleri olarak da bilinir), en sık rastlanan gömülü dişlerdendir. Üçüncü azı dişlerinin sürebilmesi için ağızda yer bulunmuyorsa ve kişi 25 yaşına geldiği halde halen sürmemişse, " gömülü" olarak değerlendirilirler. Bazen de bu dişler kısmen sürer, ancak hiçbir zaman tam yüksekliğe ulaşamazlar. Üçüncü azılar henüz sürmemişse, dişhekimi ziyaret edilerek durum hakkında bilgi edinmek ve gömülü kalan dişlerin neden olabildiği ağrı, şişme, enfeksiyon, çürük ve dişeti hastalıkları gibi bazı problemler ortaya çıkmadan önlem almak tercih edilmelidir.

Köpek dişleri: 20 yaş dişlerinden sonra en sık gömük kalan diş köpek dişleridir. Daha nadir görülmekle birlikte kesici dişlerin ya da küçük azıların da gömük kalmasına rastlanabilir. 

Küçük azı dişleri: Yirmi yaş ve köpek dişlerine nazaran daha seyrek gömük küçük azı dişi görülür.

G.H. Diş hek. Fak. Dergisinde yayınlanan bir araştırmaya göre 6842 bireyin klinik ve radyografi k olarak incelenmesi sonucu 2083 (%30,44) bireyde en az bir gömülü diş bulunduğu görülmüştür.

Gömük Dişlerin Oluşturabileceği Problemler

Bir diş sürmeden önce kron kısmında dental folikul bulunur. Dental folikul diş gelişiminde ve sürmesinde önemli rol oynar. Diş tamamen çene içinde gelişip dışarıya sürdüğünde bu folikulin görevi biter ve kendiliğinden parçalanır. Şayet dişler gömük kalırsa bu folikül koronal kısımda varlığını sürdürmeye devam eder.

Radyografik olarak, düzgün sınırlı ince bir perikoronal radyolusent alan olarak görülür. Fibroz bir bağ dokusundan oluşan bu dental folikulün varlığı uzun vadede bir patalojilerin gelişmesine neden olabilir.  

Perikoronit

Yarı gömülü 20 yaş dişlerinin sıklıkla neden olduğu bir enfeksiyon şeklidir. Dişin kronunu çevreleyen yumuşak dokularda enfeksiyon görülür. Bu enfeksiyon akut, subakut veya kronik olabilir ve bazı vakalarda ülseratif gingivitis görülebilir. Farklı çeşitlerinin farklı belirtileri vardır.

  • Akut perdikoronitis: Ağrı çiğneme fonksiyonu ile artan veya geceleri komşu sahalara yayılan zonklamada şeklinde görülür. Ağız açmada ve yutma sırasında zorluk, yüzde şişlik vardır. Pek çok kez enfeksiyona bağlı olarak ateş, nabız ve solunum hızında artma olur. Submandibular lenf nodları şiştir ve palpasyondâ hassastır. İlgili bölgedeki dişetinde şişlik, ağız kokusu görülür ve çok hassastır.
  • Subakut perikoronitis:, Çoğunlukla devamlı, künt bir ağrı vardır, ender olarak yayılır. Ağız içinde şişlik, tat değişikliği, ağız kokusu görülebilir. Akut perikoronite oranla daha az sistemik belirtisi vardır. Fakat submandibular lenf bezlerinde şişme ve hassasiyet belirgindir. İntraoral muayenede dişin üzerinde dişetinde ödem görülür.
  • Kronik perikoronitis: İlgili bölgede orta dereceli künt bir ağrı vardır ve şikayet ara sıra tekrarlar. Ağızda hoş olmayan bir tat ve röntgende o bölgede krater şeklinde bir defekt vardır. 

Kistler

Gömülü üçüncü azıların çevresinde kist ve tümörler oluşabilir. Öte yandan, kısmen sürmüş üçüncü azılar da ciddi bir enfeksiyon kaynağıdır.

  • Paradental kist
  • İnflamatuvar folliküler kist
  • Dentigeröz kist
  • Erupsiyon kisti
  • Hiperplastik diş folikülü, olarak değerlendirilebilmektedir.

Bu tip dişler ağrının yanında dişeti problemleri ve apselere yol açabilirler. Yapılan çalışmalarda dental folikullerin histopatolojik incelemesinde yaklaşık %73’unde dejenerasyon olduğunu tespit etmişlerdir. Dentigeroz kistler, sürmemiş benign odontojenik kistlerdir. Uzun suren kronik enflamasyonun kist epitelinde malign transformasyona neden olduğu düşünülmektedir. Genellikle asemptomatiktir ve dental radyografi inceleme sırasında fark edilir.  Radyografik görüntü her zaman dental folikulde bir patolojinin olmadığının göstergesi değildir.

Gömülü üçüncü molar dişlerle ilişkili patolojik durumlar, sadece radyografik inceleme sonucu düşünülenden daha fazladır. 

Bozucu Alan

Gömük dişe ait dental folikülden hangi tip kist gelişmiş olursa olsun nöralerapi bakış acısıyla “Bozucu Alan” oluşturmaktadır. Bu durum sadece dental folikül dejenerasyonu nedeniyle değil aynı zamanda bulundukları bölgede anatomik oluşumlara temasları ile de olur. Gömük köpek dişleri özellikle komşu dişlerin köklerine, damak arterine, burun ve sinus boşluğuna yakınlığı veya teması “bozucu alan” oluşturmalarına neden olur. Gömük üst yirmi yaş dişleri ya da gomuk ust köpek dişleri çoğunlukla maksiller sinusle komşuluk içinde ya da direk sinüsün içindedir.

Bu durumda burun ve sinus mukozasında enfeksiyona neden olabileceği gibi, basınç, temas gibi nedenlerle uyarıldığında mukozal temas bölgeleri nedeniyle ağrı olarak da hissedilebilir. Bu ağrının merkeze ulaştırılması ortodromik cevap olarak bilinir. Antidromik cevap ile burun mukozasında substance P maddesi salgılanır. Bu da salgı artışına ve ödeme yol açarak burun akması, göz yaşarması gibi alerji benzeri semptomlara neden olabilir. 

En sık görülen gömük diş olan alt yirmi yaş dişleri N. mandibularise adı verilen alt çene sinirine temas edip burada daimi bir uyaran haline gelebilirler. Tamamlayıcı tıp bakış açısında vücutta akut veya kronik enfeksiyon varlığı ve bozucu alan hastanın ağrısı olmasa bile sürekli olarak vücutta labilite yaratır ve bedenin kendini iyileştirme kapasitesinin azalmasına neden olur. 

Periodontal Hastalık

Yarı gümük olan yirmi yaş dişleri ikinci büyük azıların kemik desteğini zayıflatır ve zaten rahat temizlenemeyen bu bölgede periodontal sorunlar olabilir. 

Diş Çürüğü

Yarı gömülü yirmi yaş dişleri temizlenemeyen bölge oluşmasına ve hem 2. Büyük azı dişlerinde hem de kendilerinde  çürük meydana gelmesine neden olabilirler. Gömülü diş ağız içinde hiç görülmese bile yine de çürük meydana gelebilir. 

Kök Rezorpsiyonu

Gömülü diş komşu olduğu ve temas ettiği dişin kökü üzerine belli bir basınç yaparak onun rezorbe olmasına neden olabilir. 

Protez Kullanımında Zorluk

Dişsiz bir ağızda gömük bir diş, protezin alveol kretine baskısıyla zamanla yüzeye doğru sürmeye başlayıp protezin kullanılmasını engelleyebilir.

Çene Kırığı

Gömük alt yirmi yaş dişleri bulundukları konuma göre çenede zayıf bir hat oluşturup herhangi bir travmada bu bölgede kırık oluşumunu kolaylaştırabilirler. 

Ortodontik Tedaviyi Engellemesi

Gömük ya da yarı gömük yirmi yaş dişleri ortodontik tedavi sırasında bitmiş bir ortodontik tedavide dişleri öne doğru sıkıştırarak tekrar bozulmaya neden olur. Diğer gömük dişler çene kemiğinde komşu dişlerin hareket etmesine engel olurlar.

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Bleaching (Diş Beyazlatma)
Diş eti Hastalıkları
Amalgam Dolgu